Detroit’te elektrikli otomobil tasarımları tanıtılıyor. Çin’de ise otoyollara ve demiryollarına büyük yatırımlar yapılıyor. Ama New York’taki dağıtım elemanları, Almanya’daki postacılar ve Kanada’dan Japonya’ya kadar birçok ülkede işe gidip gelen milyonlarca insan, ulaşımdaki tesadüfî bir değişime katılıyor. Her şey şu anda tahminen 120 milyon elektrikli bisikletin yollara çıktığı Çin’de başladı. Oysa 1990′larda bu araçların sayısı birkaç bindi.

Hızla geleneksel bisiklet ve motosikletlerin yerini alan bu araçlar, çoğu kişinin arabalarını bir kenara bırakmasını sağladı. Çin’in hızla büyüyen elektrikli bisiklet sanayisi, dünya çapında ilgi uyandırarak Hindistan, Avrupa ve ABD’deki satışları artırıyor. Çin çok sayıda bisiklet ihraç ederken, kendi modellerini üretmek isteyen Batılı imalatçılar da onu taklit ediyor. On yıl önce nerdeyse hiç bilinmeyen elektrikli bisiklet sektörü, dünya çapında yıllık 11 milyarlık dolarlık hacme ulaştı.

Manhattan’da elektrikli bisikletiyle dolaşan 78 yaşındaki Roger Phillips, “Bu inanılmaz. Tepelere bile tırmanıyor” diyor. Bağımsız sektör danışmanı Edward Benjamin, elektrikli bisikletin bisiklet imalatçılarının başına konan “talih kuşu” olduğunu söylüyor. Hollanda’da geçen yıl satılan bisikletlerin üçte biri elektrikliydi.

Sektör uzmanları Avrupa’nın başka yerlerinde de büyüme bekliyor. Bisiklet kullanımı yaşlı nüfusta daha fazla olduğu için, bu büyüme özellikle Almanya, Fransa ve İtalya’da gerçekleşebilir. Hindistan’da iki yıl öncesine kadar hiç satış olmazken, şu anda hızla büyüyen piyasa gelecek yıl Avrupa’yı geride bırakabilir. Hindistan’ın en büyük bisiklet ve motosiklet üreticisine ait Hero Electric’te idareci olan Naveen Munjal, “Son iki yıldaki büyüme inanılmazdı” diyor. Munjal, 2009′da 100 bin adet olan satışların 2012′de 250 bine ulaşacağını tahmin ediyor.

ABD piyasasındaki satışlar daha mütevazı olsa da (bazı tahminlere göre, geçen yıl yaklaşık 200 bin araç satıldı), bisiklet sektörü uzmanı Jay Townley, ilginin arttığını belirtiyor. Elektronik ürünler perakendecisi Best Buy haziran ayında, San Francisco, Los Angeles ve Portland’daki 19 mağazasında elektrikli bisiklet satmaya başladı. Küresel piyasa büyürken iki tip elektrikli bisiklet öne çıkıyor. Birincisi pedallı standart bisikletlere benzese de, istendiğinde veya sürücü pedal çevirince devreye giren elektrikli motoru var. Çin’deki elektrikli bisikletler ise, pille çalışan daha büyük araçlar. Pedalları var ama çok kişi onları kullanmıyor.

Saatte 50 km kadar hız yapabilen bu bisikletler, dolu batarya ile 80 km gidebiliyor. Bu büyük modeller, küresel ulaşım planlamacılarına zor anlar yaşatıyor. Çünkü bunları çevreci bir ulaşım biçimi olarak kabul etmekle, güvenlik riski yarattığı için yasaklamak arasında karar veremiyorlar. “Asya Şehirleri için Temiz Hava Girişimi” adlı gruptan Cornie Huizenga, elektrikli bisikletlerin Çin’deki araba kullanımını azalttığını söylüyor. Bu bisikletlerin kilometre başına yaptığı sera gazı salımı, arabalara kıyasla çok daha az. Ama Çin’deki model ömrü boyunca beş batarya kullanıyor.

Her bataryada 10 ile 14 kg arasında kurşun var. Sıkı geri dönüşüm programlarının uygulanmadığı bölgelerde çevre kirliliği yaratma olasılığı fazla. Elektrikli bisiklet sürücülerinin kazada ölme veya yaralanma ihtimali de araba sürücülerine kıyasla yüksek. Artan bisiklet trafiğiyle birlikte, Çin’deki ölümlü kaza sayısı da yükseldi. Bu araçları kullananlar, genelde daha yavaş giden bisiklet ve yayaların kullandığı bisiklet yollarını tercih ediyor.

Bu da kaza olasılığını artırıyor. New York’ta ve Avrupa’nın değişik yerlerindeki sürücüler, bu yolları kullanınca normal bisiklet sürücülerince rahatsız edildiklerini söylediler. Dükkâna giderken bindiği elektrikli bisikletin her zaman dikkat çektiğini söyleyen 71 yaşındaki Hollandalı Jessy Wijzenbeek-Voet, “İnsanlar bana bakıp, ‘Bu kadın nasıl bu kadar hızlı gidebiliyor?’ diye merak ediyor diyor...